Filistin direnişinin; yoksulların, yok sayılanların ve güçsüzlerin efsanevi savunucusu; felsefeci, düşünür, eleştirmen, yazar, entelektüel... Edward Said, 68 yaşında hayatını kaybetti. 1991 yılından beri mücadele ettiği kan kanserine yenik düşen Said, ömrü boyunca Filistinlilerin ve bütün mazlumların sesini dünyaya duyurmuştu.
Tedavi gördüğü New York Hastanesi'nde hayata gözlerini yuman Profesör Said, son yıllarda Filistinlilere yönelik şiddete karşı yapılan protesto gösterilerinde sıkça boy gösteriyordu. 2000 yılında Lübnan sınırına giden ünlü düşünür, İsrail tarafına attığı taşın Reuter muhabiri tarafından görüntülenmesiyle dünya basınına konu olmuş, kendisiyle konuşan gazetecilere "Taş atarken çok hoş duygular yaşadığımı inkâr edemem. Galiba bir tanesini de isabet ettirdim" demişti. Bu olay üzerine üniversiteden atılması için açılan kampanya, Columbia Üniversitesi yönetiminin Said'in davranışlarını; akademik özgürlük ilkeleri dahilinde görmesiyle etkisiz kalmıştı.
Columbia Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü'nde felsefe dersleri veren Edward Said, özellikle Filistin halkının özgürlüğü adına verdiği mücadele ile dünya gündemine damgasını vuran bir isim oldu. Profesyonelleşmeye karşı çıkarak ve amatör kalarak kamusal alanda görünmezden gelinenlerin, kaybedenlerin, zayıf düşenlerin görüşü ve tavrını temsil etmekte ısrar eden bir entelektüeldi. Onunla birlikte entelektüelin tarifi anlamını bulmuştu. Said, aynı ismi taşıyan kitabında entelektüeli, öncelikle otorite ve iktidara hizmet etmeyi reddedişiyle, sonra da milliyeti, dini ve geleneğiyle arasına koyduğu mesafe ile tanımlıyor. "Artık kişinin evindeyken, kendini evinde hissetmemesi ahlak meselesidir" diyen Adorno'yu yankılayarak, entelektüeli metaforik bir sürgün, bir evsizlik konumuna yerleştiriyor ve entellektüeli evcilleşmeyen ve tekdüzeliğe teslim olmayan bir birey olarak tarif ederek entellektüelin özgürlük amentüsünü dile getirmiştir. Tıpkı James Joyce'nin Sanatçının Bir Genç Adam Olarak Portresi'nde betimlendiği gibi; "İster evim, ister yurdum, ister kilisem olsun, inanmadığım şeye hizmet etmeyeceğim: ve kendimi olabildiği kadar özgürce ve olabildiği kadar bütünlükle dile getireceğim bir hayat ya da sanat tarzı bulmaya çalışacağım, kendimi savunmak için de kullanmasını bildiğim silahları kullanacağım: sessizlik, sürgün ve kurnazlık"
Ülkemizde 1978 yılında yazdığı ve akademik çevrelerde büyük yankı bulan "Sömürgeciliğin Keşif Kolu" üst başlığıyla yayınlanan 'Oryantalizm' kitabıyla tanınan Said, eserinde Batılı akademik çevrelerin Ortadoğu'ya ve özellikle Müslüman dünyasına bakışındaki çarpıklığı, bir Doğulu gözüyle değerlendirerek deşifre etmişti. Said, kitabında, Batılı kaynaklarda geçen Doğu kavramının doğal olmadığını, bunun Batı tarafindan icat edildiğini belirtiyor, bu düşücenin de sömürgeciliğe hizmet ettiğini ifade ediyordu. Faucault ve Gramsci'den yola çıkarak Doğu hakkında "bilgi" edinme sürcinin Doğu üzerinde "iktidar" kurma sürecine nasıl eklemlendiğini göstermiş ve Oryantalizmin ipliğini pazara çıkarmıştı. Bugüne kadar yazdıklarıyla 20. yüzyıl düşünce dünyasında önemli bir yere sahip olan Said'e göre aydın; sorumluluk ve tavır alması gereken, siyaseten bir şey söylemesi zorunlu olan insandır.
Ne de olsa o bir Filistinli'dir ve Filistinlilerin bir davası vardır. Kendisini sürgün olarak nitelendiren Said'in yazıları, Londra'da yayınlanan The Guardian, Fransa'da yayınlanan Le Monde Diplomatique ve Arapça yayınlanan günlük El-Hayat gazetelerine düzenli olarak yayınlanmaktaydı.
Prof. Dr. Edward Said'in ölümü üzerine açıklama yapan BM Genel Sekreteri Kofi Annan, Edward Said'in ölümünden büyük üzüntü duyduğunu belirtti. Annan açıklamasında, Said'in İslam dünyasını Batı'ya ve Batı'yı İslam dünyasına açıklamakta çok şey yaptığını ifade etti. Lübnan Kültür Bakanı Gazi Aridi, Said'in ölümünün "özelde Filistin genelde Arap dünyası için büyük bir kayıp" olduğunu vurguladı. Aridi, Said'in Araplar'ın ve Filistin'in konumunu akılcı, bilimsel ve esnek bir biçimde sunan entelektüel bir yetenek olduğunu belirtti. Filistinli milletvekili Hanan Aşravi de, Said'in entelektüel ve cesur kişiliğinin altını çizdi. Dünyaca ünlü Suudi yazar ve düşünür Türki El Hamad ise, "Biz Araplar entelektüel düşünce alanında çok zengin değiliz. Said'in gidişi entelektüel hayatımızda dev bir delik açıyor" diyerek Said'in düşünce hayatında doldurulamacak bir boşluk bırakarak aramızdan ayrıldığını belirtti.
Biz de Said'in anısı önünde saygıyla eğiliyoruz...
Edward W. Said Kimdir?
Edward Said, 1935 yılında varlıklı bir Hristiyan ailenin çocuğu olarak Kudüs'te dünyaya gelir. Aslen Filistinli olan Said, 1948 yılında Filistin'in İsrail tarafından işgali üzerine ailesiyle birlikte göçmen olarak Mısır'a yerleşir ve eğitimine Kahire'deki okullarda başlar. 1951'de Mısır'daki okuldan haylazlık nedeniyle disiplin cezası alarak uzaklaştırılınca, babası tarafından eğitimini sürdürmek üzere Amerika'ya gönderilir. Amerika'nın en önemli liselerinden birisinde okuyan Said, Princeton Üniversitesi'nde lisans eğitimi, Harvard Üniversitesi'nde ise yüksek lisans eğitimini tamamlar ve 1963 yılında New York'da Columbia Üniversitesinde ders vermeye başlar.
1967 yılındaki Arap-İsrail Savaşı ile çakışan üniversitedeki politik hareketlilik, Said'in 'Filistin milliyetçiliği' hareketine katılmasına kadar varır. Yahudi karşıtı olduğu gerekçesiyle ABD'de eleştirilen Said, 1972 yılında Beyrut'ta Arap edebiyatı konusunda çalışır ve 70'lerin sonlarında Enver Sedat ve Yaser Arafat tarafından barış görüşmelerine Filistin temsilcisi olarak atanır. Sürgünde Filistin Parlamentosu'nda 14 yıl görev yapan Said, 1980'lerin sonunda FKÖ lideri Yaser Arafat'la görüş ayrılığına düşerek barış görüşmelerinde görev almayı reddettiğinde, barış karşıtı olmakla itham edilir. 1985'de İsrail Savunma Gücü tarafından "Nazi" olmakla da suçlanan Said, çeşitli tehditler alır.
İngilizce ve Arapça dışında Fransızca bilen Said, vefatından önce Columbia Üniversitesi'nde kurulan Modern Diller Kurumu'nun başında bulunmaktaydı.
Amatör bir müzisyen olan ve 1986'dan beri The Nation dergisinde müzik hakkında düzenli olarak yazan Said'in bu konudaki yazıları, Musical Elaborations (1990) adlı kitabında toplanmıştır.
Edward W. Said'in Türkçe'ye çevrilen eserleri:
Oryantalizm (Boğaziçi, Pınar ve Metis), Filistin'in Sorunu (Pınar), Haberlerin Ağında İslam (Pınar), Kültür ve Emperyalizm (Hil), Kış Ruhu (Metis), Entelektüel, Sürgün, Marjinal, Yabancı (Ayrıntı)
Hazırlayan: Mehmet Kaman
Filistin direnişinin; yoksulların, yok sayılanların ve güçsüzlerin efsanevi savunucusu; felsefeci, düşünür, eleştirmen, yazar, entelektüel... Edward Said, 68 yaşında hayatını kaybetti.