Ülkemiz bir hayli çalkantılı günler geçiriyor. Sürekli inişler çıkışlar, doldurmalar boşaltmalar, yenilmeler yenmeler ve daha bir çok zıtlıklar.
İşte böyle bir dönemde, iletişim açısından öylesine dikkat çekici gelişmeler oluyor ki... İnsan şaşırıyor.
Son günlerdeki siyasi olaylar malum. Kapatma davası ve başörtü meselesi... Tüm bu çalkantılı olayların merkezindeki parti, öyle bir hamle yaptı ki, bize sadece helal olsun demek kaldı.
Şimdi durumu baştan bir analiz edelim;
Hükümet son dönemlerde zor günler geçirmektedir. Ortamda puslu bir hava hakimdir ve hükümet savunma halindedir. Diğer taraftan, dünyadaki dalgalanmanın etkisi ve içerdeki elverişsiz ortam sonucunda ekonominin seyri de hiç memnun edici değildir. Sermaye sahipleri de tıpkı hükümet gibi savunmaya çekilmiş beklemektedir. Egemenliğin sahibi halka gelince onlar, sükunet içerisinde olayları izlemektedirler ve onlar açısından iki tablo ortaya çıkmaktadır. Bir AKP kapatılsın diyenler, iki kapatılmasın diyenler... Ancak, her iki grup içinde puslu hava devam etmektedir ve bazıları için ortamdaki bulanıklık tam bir ümitsizlik mezarlığı durumundadır.
İşte tam böyle bir zamanda, siyasi partiler içerisinde siyasal iletişimi en iyi bilen ve yöneten parti olan AKP, satranççı ustalığıyla hamlesini yapıyor ve ortaya "gölgelerin üstümüze geldiği en zor zamanlarda güneşin doğuşuna binlerce kez şahit olduk" mesajı çıkıyor.
Bu mesajla birlikte, AKP taraftarları için bir umut daha yeşeriyor. Ancak, yine bitmiyor. Nasılsa öyle bir denk geliyor ki, A Milli Takım, yenilgilerden zaferler elde etmeyi başararak sadece Türkiye'yi değil tüm dünyayı şaşkına çeviriyor.
İşte bu zaferler, resmen AKP'nin mesajının destekçisi niteliğini taşıyor. Diğer bir ifadeyle AKP'nin mesajı resmen A Milli Takım tarafından yaşanarak ve yaşatılarak ispatlanıyor/ispatlatılıyor.
Ve bize; "iletişim ise, ben buna derim." "Şans ise, şans diye ben buna derim." "Kreatiflik ise, ben buna derim." demek düşüyor.
Tebrikler AK PARTİ...
Egemenliğin sahibi halka gelince onlar, sükunet içerisinde olayları izlemektedirler ve onlar açısından iki tablo ortaya çıkmaktadır. Bir AKP kapatılsın diyenler, iki kapatılmasın diyenler... Ancak, her iki grup içinde puslu hava devam etmektedir ve bazıları için ortamdaki bulanıklık tam bir ümitsizlik mezarlığı durumundadır.