Yıl:1 Sayı:2  TEMMUZ 2000

Editörden
Künye
Yazılar - Şiirler
Kültür - Sanat
Mizah
Röportaj
Medya
Sağlık
Sizden Gelenler
Arşiv

Ana Sayfa

 

 

HAYDİ SİGARA İÇMEYE (!)

Necmeddin Güney
   

Tütün ve menşe’i:  

Günümüzde bir çok insanın bağımlısı olduğu sigaranın hammaddesi olan tütün, patlıcangillerden bir bitkidir. Sahile yakın yerlerde yetişir. Mayıs ayında ekimi yapılır ve sonbahara doğru ayıklanarak kurutulur. Daha sonra balyalar halinde fabrikalara gönderilir. Sigara ilk defa Amerika’nın Antil adalarından olan Tabago adasında bulunmuştur. İlk içicileri olan Kızılderililer, yaptıkları bir halkanın içine tütünü koyarak içlerine çekerlerdi. Avrupa’ya ise Antil adalarını sömürge olarak kullanan İspanyollar tarafından getirilmiştir.

Önceleri tabakalar halinde içilen tütün daha sonra kağıtlara sarılarak içilmeye başlandı. Bize ise 15. yüzyılın sonlarına doğru geldi. İlk zamanlar içilmesi yasaklandığı halde kontrol altına alınamayınca tütün ekimi devlet kontrolü altına girdi.


İçerdiği Kimyasal Maddeler:  

Tütünün içinde “nikotin” denilen zehirli ve bağımlılık yapan bir madde vardır. Eskiden çeşitli hayvan ve bitki hastalılarının tedavisinde kullanılan nikotin, günümüzde bu hastalıklara karşı daha etkili ilaçların kullanılmasıyla ilaç işlevini kaybetmiştir.

Tütündeki nikotin oranı %1-8 arasındadır. İçinde bulunan “polonium” isimli madde ise kanserojendir. Sigara yanarken radyoaktif bir madde olan “polonium”un %80’i dumanla dağılır, % 20’si ise vücuda girer. Sigara dumanı bunların yanında hepsi zehirli olan asitsiyanidrik, karbonmonoksit, karbon oksidi ve kükürtlü gazlar içermektedir.


Vücuda Etkisi: 

Sigara dumanı ile akciğere ulaşan “polonium”, bronşların epitel tabakasında aylarca radyoaktif ışınlar yaymaya devam eder. Zamanla tahrip olan epitel tabakada çeşitli hastalıklar, hatta akciğer kanseri görülür.

Yine sigara dumanı ile akciğere ulaşan nikotin kanda bulunan ve “lipoprotein” denilen yağları pıhtılaştırır. Kanda pıhtılaşmaya yardım eden trombositlerin kümelenmesine ve kanın çabucak pıhtılaşmasına neden olur. Pıhtıların yağ tabakası üzerinde kabarcıklar oluşur ve bu yağ tabakası damarları daraltır. Hacmi küçülen damarlara kan basınç yapar, bu yağ tabakasından parçalar koparır ve damarları tıkamaya başlar. Bu damarlar genellikle ayak kısmındadır. Damarları bu hale gelmiş tiryakilerin ayakları, damar bozukluklarından dolayı kesilebilir. Tıkanan bu damarlar kalbi besliyorsa sigara içenlerde kalp krizleri bile görülebilir.


Sigara Hakkında Araştırmalar:  

Amerika’nın ünlü doktorlarından Hammond, sigara ile ilgili hazırladığı raporda 32381 sigara içmeyen kişiden yalnızca dördünde akciğer kanseri bulunmasına karşın, sigara içen 97256 kişinin 270’inde akciğer kanseri bulunduğunu belirtmiştir.

Yapılan son araştırmalara göre sigara tiryakilerinin beşte biri, sigara yüzünden yaşamlarını kaybetmektedirler. Sigara içenlerde ani ölüm oranı, içmeyenlerden on kat daha fazla olmaktadır. Akciğer kanserinin %90’ının, gırtlak kanserinin %99’unun sigara kaynaklı olduğu tespit edilmiştir. 45-50 yaşın altındaki erkeklerde kalbi besleyen damarların tıkanıklığından ölenlerin %80’i, bacak damarları tıkandığı için bacağı kesilenlerin %90’ı sigara tiryakisidir.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO)’nün rakamları ise konunun daha ürkütücü boyutlarını gözler önüne sermektedir. Dünyada her gün yaklaşık 8220 kişi doğrudan sigaradan ölmektedir.

Bir üniversitenin yaptığı araştırma, günde 10-20 adet sigara içen bir insanın dalgınlık, tembellik, uyuşukluk ve sinirlilik yüzünden kaybettiği zaman ve güç kaybının %32 dolaylarında olduğunu ortaya koymuştur.


Pasif İçiciler:  

Pasif içici; kendisi içmediği halde sigara içilen bir yerde kalıp o ortamın havasını teneffüs eden kişidir. Yapılan araştırmalar, pasif içicilerin de sigaradan büyük zarar gördüklerini göstermektedir. Sigara içmediği halde kanser olan her üç kişiden birinin pasif içici olduğu belirlenmiştir. Sigara içmediği halde dumanına maruz kalan kişilerde lösemi riski 6-8, gırtlak kanseri riski de 3-4 kat artmaktadır. Günde bir paket sigara içilen bir evde bulunan çocuklar üzerinde yapılan araştırmada, bu çocukların günde 5-10 sigara içmiş gibi zarar gördükleri belirlenmiştir.

Sigaranın diğer bazı zararlarını ise şöyle sıralayabiliriz:

İnce zarları tahrip ettiği gibi sinirlere de zarar verir. Dikkati dağıtır, iradeyi zayıflatır. Unutkanlığa sebep olur. C vitamininin etkisini azaltarak çabuk yorulmaya neden olur. Boğaz, gırtlak ve akciğer kanseri yapar. Sindirimi güçleştirir, gözü tahriş eder, bronşite zemin hazırlar. Kalp yetmezliğine neden olur.

Sigaranın bütün bu sağlığa zararlı yönlerini anlattıktan sonra sigara tiryakilerine şöyle sesleniyoruz:

Çevrenizdekileri ve kendinizi seviyorsanız lütfen sigarayı bırakın...

 

 
Yapılan son araştırmalara göre sigara tiryakilerinin beşte biri, sigara yüzünden yaşamlarını kaybetmektedirler. Sigara içenlerde ani ölüm oranı, içmeyenlerden on kat daha fazla olmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü (WHO)’nün rakamlarına göre dünyada her gün yaklaşık 8220 kişi doğrudan sigaradan ölmektedir. 

Ana Sayfa  l  Editörden  Künye  l  Yazılar - Şiirler  l  Kültür - Sanat  l  Mizah  l  Röportaj  Medya  l  Sizden Gelenler  l  Arşiv  E-Mail