Yıl:2 Dönem:2 Sayı:1/13

       

     
  KISA FİLM VE BELGESEL HABERLERİ


AVRUPA FİLMLERİ FESTİVALİ

GEZİCİ FESTİVAL 2001
ANKARA: 12 - 18 Ekim Kızılırmak Sineması
BURSA: 19 - 25 Ekim Tayyare Kültür Merkezi
İZMİR: 26 Ekim - 1 Kasım Fransız Kültür Merkezi İzmir Sanat
DİYARBAKIR: 2 - 7 Kasım Galleria Sinemaları

12 Ekim'den itibaren Ankara Sinema Derneği yine yollara düşüyor. 7. Avrupa Filmleri Festivali, bu yıl, 12 Ekim - 7 Kasım tarihleri arasında Ankara, Bursa, İzmir ve Diyarbakır'da düzenlenecek.

T.C. Kültür Bakanlığı, Avrupa Komisyonu Türkiye Temsilciliği, Europa Cinemas ve Avrupa Film Festivalleri Koordinasyonu'nun katkılarıyla gerçekleştireceğimiz Festival'in takvimi, 12-18 Ekim Ankara, 19-25 Ekim Bursa, 26 Ekim-1 Kasım İzmir ve 2-7 Kasım tarihleri arasında da Diyarbakır olarak belirlendi. Festivale Bursa'da Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Bursa Kültür Sanat ve Turizm Vakfı, İzmir'de Fransız Kültür Merkezi ve İzmir Sanat, Diyarbakır'da ise Diyarbakır Valiliği ve Diyarbakır Tanıtma, Kültür ve Yardımlaşma Vakfı ev sahipliği yapacak.

7. Avrupa Filmleri Festivali kapsamında, bu yıl, 50. sanat yılını kutlayan Atıf Yılmaz için "Yönetmen: Atıf Yılmaz" adlı bir kitap hazırlanıyor. Atıf Yılmaz'ın sanat hayatı boyunca birlikte çalıştığı oyuncu, senarist, yapımcı ve yönetmenler ile yakın arkadaşlarının kaleme aldıkları yazılardan oluşan kitap Festivalin açılışında Atıf Yılmaz'a armağan edilecek. Kitaba Atilla Dorsay, Halit Refiğ, Tunç Başaran, Agah Özgüç, Fehmi Yaşar, Ali Poyrazoğlu, Tarık Akan, Selim İleri, Burçak Evren, Başar Sabuncu, Giovanni Scognamillo, Zeki Ökten, Deniz Türkali, Gani Turanlı, Yusuf Kurçenli, Fatih Özgüven, Ömer Kavur, Orhan Oğuz, Yalçın Tura, Erman Şener, Nazan Özcan, Ahmet Soner ve Leyla Özalp yazılarıyla katkıda bulunuyor.

1994 yılından bu yana çektiği filmlerle birçok ulusal ve uluslararası festivalde ödül alan ve oluşturduğu sinema diliyle Türk sinemasında önemli bir yer edinen Zeki Demirkubuz için festivalde bir toplu gösterim düzenleniyor. "Zeki Demirkubuz: Aşk, Acı ve Merhamet Öyküleri 1994-2001" başlığı altında C BLOK, MASUMİYET ve ÜÇÜNCÜ SAYFA'nın yanı sıra çekimleri yeni tamamlanan YAZGI ve İTİRAF filmleri de sunulacak, yönetmen ve oyuncuların katılımıyla festivalin konuk olacağı kentlerde galalar düzenlenecek.

Festivalin yerli ve yabancı konukları, geçen yıllarda olduğu gibi, Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Bursa Kültür Sanat ve Turizm Vakfı'nın katkılarıyla, Bursa'da buluşacak. "Yönetmen: Atıf Yılmaz" kitabının yazarları da kitabı tanıtmak ve Atıf Yılmaz sinemasını tartışmak üzere Bursa'ya gelecekler.

Gezici Festival'in afişini, ilk festivalden bu yana Behiç Ak çiziyor ve grafik tasarımını Yeşim Demir yapıyor.


AVRUPA'NIN EN İYİLERİ

YÜZ: İçerdiği güldürü öğeleri ve korku filmlerini anımsatan sahneleri düşünüldüğünde YÜZ Bergman'ın en ilginç ve eğlenceli filmlerinden biri. 19. yüzyılda büyücülük ve hipnozla uğraşan bir adam ve ekibini polis Stockholm kentinin girişinde durdurur ve çok aşağılayıcı bir sorgulamadan geçirir. Filmin büyük bir bölümünde burjuvazinin ikiyüzlülüğüne ironik bir şekilde saldırılmaktadır. Ama, filmin en güçlü yanı, Bergman'ın büyücünün intikam alma sahnesinde eriştiği gerilimdir. Film Locarno'da Altın Leopar ve Venedik'te Jüri Özel Ödülü'nü almıştı.

ÖLÜMSÜZ-Z: Ölümsüz-Z, 1963'te Yunanistan'da yaşanan gerçek bir olaydan yola çıkar. Liberal muhalefet milletvekili Lambrakis trafik kazası süsü verilen bir oldu bittide hayatını yitirir. Cinayeti işleyen aşırı sağcı illegal örgüt, askerler, polis ve hükümetçe gizlice desteklenmektedir. Genç bir savcı ve cesur bir gazetecinin araştırmaları, olayın bir cinayet olduğunu ortaya çıkarır. Yalnızca siyasal bilince sahip sınırlı sayıda izleyiciye ulaşacağı düşünülürken, Ölümsüz gösterime girdiği her ülkede inanılmaz derecede büyük ilgiyle karşılanmıştı. Cannes Film Festivali'nde oy birliğiyle Jüri Özel Ödülü'ne layık görüldüğü gibi aynı festivalde Jean Louis Trintignant En İyi Erkek Oyuncu seçilmiş, film ayrıca En İyi Yabancı Film ve En İyi Kurgu dallarında da Oscar almıştı.

KES: 400 Darbe'nin İngiltere'de, izbe bir endüstri kentinde yaşayan işçi sınıfından bir çocuğun başrolde oynamasıyla yeniden çekildiğini düşünün. Bu, Ken Loach'un ilk kez uluslararası alanda tanınmasını sağlayan gerçekçi filmi Kes'in duygusal gücünü anlamanıza yardımcı olabilir. Billy, aile içi sorunlar nedeniyle mutsuzdur, okulda da sürekli arkadaşlarından dayak yemektedir. Bir gün, yavru bir kerkenez bulur ve onu büyütmeye karar verir. Kuşa "Kes" adini verir. Billy'deki olumlu değişiklik öğretmeninin dikkatini çeker. Ancak, çocuğun kuşla kurduğu güzel ilişki, yaşadığı sıkıntıları değiştirmeyecektir. Film, Karlovy Vary'de Büyük Ödül'ün yanı sıra Umut Veren Erkek Oyuncu ve Yardımcı Erkek Oyuncu dallarında İngiliz Akademi Ödülleri'ni almıştı.

BABA'da İstvan Szabo, savaş sonrası Macar gençliğinin geçmişle yüzleşmesi konusunu işler. Film, babasının yokluğunu hayal gücünü kullanıp onu idealleştirerek aşmaya çalışan bir çocuğun öyküsünü anlatır. Küçük Tako, 2. Dünya savaşında ölen babasını, rüyalarında kahraman bir direnişçi olarak canlandırır ve onun hakkında uydurduğu öykülerle arkadaşları arasında belirgin bir saygınlık kazanır. 1956 yılında üniversiteye başladığında, düşüncelerinde yücelttiği babasının bir savaş kahramanı değil, iyi, arkadaş canlısı ve sıradan bir insan olduğunu öğrenir ve kendi gücüyle ayakları üzerinde durması gerektiğini fark eder. Film, Cannes'da En İyi Yönetmen, Moskova'da Büyük Ödül, Locarno'da Jüri Özel Ödülü, Macar Film ve TV Eleştirmenleri Özel Ödülü, Acapulco'da El Heraldo Ödülü, Valladolid'de En İyi Senaryo Ödülü ve Macar Film Günleri'nde En İyi Yönetmen ve En İyi Görüntü Yönetmeni ödüllerini almıştı.

SUÇ UNSURU, Trier'nin ilk uzun metrajlı filmi, aynı zamanda "Avrupa" Üçlemesinin ilk filmi olan SUÇ UNSURU, dışavurumculuk ve Fransız kara filminden izler taşır. Oldukça karmaşık bir anlatımı olan filmde, yağmur altındaki tuhaf bir Almanya'da, sürekli gece ve tufan sonrası görüntüleri egemendir. Toplumsal hayat geriye doğru gitmekte, insanlar karanlık mağaralarda ve kanallarda yaşamaktadır. Dinsel törenler toplumsal hayatta önemli bir yer tutmaktadır. Film, gereğinden fazla anlam yüklü, post modern yok oluş estetiği içeren görüntülerle parçalanmış bir Avrupa panoraması çizmektedir. Aile yapısı, anılar, kimlik, her şey yok oluşa doğru sürüklenmektedir. Suç Unsuru Cannes'da Büyük Ödül, Mannheim'da Josef von Sternberg Ödülü, Chicago'da Gümüş Hugo Ödülü; Fantasporto'da En İyi Yönetmen ve Robert Festivali'nde En İyi Görüntü, En İyi Kostüm Tasarımı, En İyi Kurgu, En İyi Film, En İyi Yapım, En İyi Ses ödüllerini almıştı.

GÜZ ÖYKÜSÜ, orta yaşlı bir kadının aşkı arayışı teması üzerine kurulu. Çocuklar evden ayrılıp, gençlik pırıltıları da onlarla beraber yok olunca ne olur? Rohmer Güz Öyküsü'nde yaş, yaşlanmak ve orta yaşta aşkı bulmanın zorluklarını, yarattığı çok gerçekçi karakterler aracılığıyla inceliyor. Çok sıcak, ustaca çekilmiş, ayrıca bir Rohmer filminde görülebilecek en komik sahneleri içeren Güz Öyküsü'nde, yönetmen, klasik romantik güldürü öğelerini eğlenceli bir şekilde yeniden yorumlamaktadır. Film, Venedik'te En İyi Senaryo ve Sergio Trasatti ödüllerini, En İyi Yabancı Film dalında Amerikan Ulusal Film Eleştirmenleri Birliği ve Las Vegas Film Eleştirmenleri Birliği ödüllerini almıştı.

HAL VE GİDİŞ SIFIR: Jean Vigo, kısa hayatına karşın sinema tarihinde bir efsane haline gelmiştir. Yapıtlarındaki şiirsel duygusallık, film eleştirmenlerine "Vigo 29 yaşında ölmeseydi sinema şimdi nerede olurdu?" sorusunu sordurmaktadır. Vigo'nun başyapıtı Hal ve Gidiş Sıfır, film sanatına yapılmış en büyük katkılardan biridir. Film, Fransız eğitim sistemine saldırdığı gerekçesiyle sansürün hışmına uğramış ve ancak 1945 yılında gösterime girebilmişti. Vigo'nun anarşik geçmişi bu filmde oldukça belirgin olarak ortaya çıkar. Çocukların otoriteye karşı gösterdikleri tepkiyi anlatan film, şiirsel gerçekçilikle gerçeküstü alegoriyi harmanlamaktadır.

MAÇA ASI: Tutucu babasıyla sorunları olan genç Peter, bir mağazada iş bulur. Görevi hırsızlıkları engellemektir. İşini sevmese de başka seçeneği yoktur. Bu arada başına buyruk bir kız olan Pavla ile tanışır. Milos Forman'ın amatör oyuncular kullanarak, doğaçlama diyaloglarla ve kamerayı sokağa taşıyarak gerçekleştirdiği film, keskin gözlemlere dayanması, sevecenliği ve içerdiği mizah ile Çek sinemasına yeni bir canlılık kazandırmıştır. Forman, kısa bir öyküyü derin, felsefi içeriği olan bir yapıta dönüştürmeyi ustaca başarmıştır. Film Locarno'da En İyi Film ödülünü almıştı.

KISALTMA: Menzel, 1980'li yıllarda çektiği filmlerde tarihi olaylardan ve geçiş dönemlerinden esinlendi. Bu filmlerde "eski iyi zamanlar" tam olarak geçip gitmemiş ama "yeni zaman" da daha gelememiştir. Kısaltma, endüstri devriminden sonra birçok teknik gelişmenin hayatı etkilemesi karşısında bireyin durumunu irdeler. Bu değişiklikler, insanları her konuda ama özellikle kadın ve erkeğin rollerinin farklılaşması konusunda etkiler. Menzel'in filmleri güzelliğin, erotik duyguların, zevkin, damak tadının, modernleşmeden daha önemli olduğunu anlatmaya çalışır. Yönetmen, filmlerinde toprağa geri dönmek, bira eşliğinde yenen bir et yemeği, beraberce içip sarhoş olmak, eğlenmek ve âşık olmanın hayatın en temel ve önemli özellikleri olduğunu vurgulamaktadır. Film, Venedik'te Özel Mansiyon ve Vevey'de Altın Baston ödüllerini almıştı.

PAPATYALAR: Çekoslovakya'da 1960'lı yıllarda çekilmiş en anarşik ve cesur film kabul edilen Papatyalar, yaşadıkları topluma duydukları tepki nedeniyle önlerine gelen her şeyi yıkmaktan ve bozmaktan zevk alan iki genç kızın öyküsünü anlatır. Çılgın bir güldürü niteliğindeki bu özgün ve avangard film ayrıca belirgin anti-militarist öğeler içermektedir. "Çek Yeni Dalgası"nın en önemli filmlerinden biri olan Papatyalar, resmi makamları şoke etmiş ve ilk gösterimi bir yıl ertelenmiş, gösterime girdiğinde hem ülkesinde hem de dünyada büyük bir coşkuyla karşılanmıştı.

DAVET: En İyi Yabancı Film dalında Oscar'a aday olan DAVET, İsviçre sinemasının en ilginç ve etkileyici yapıtlarından biridir. Bu eğlenceli güldürü son derece yalın bir öykü üzerine kurulmuştur. Kendi halinde, sessiz, orta yaşlı, bekâr bir büro memuru, annesinin ölümüyle büyük bir mirasa konar ve satın aldığı lüks kır evinde bir parti düzenleyerek iş arkadaşlarını çağırır. Filmin en büyük özelliği, çok iyi bir gözleme dayanarak işyerinde gerçek kimliklerini gizlemeyi başaran farklı karakterlerin maskelerini yavaş yavaş düşürmesi ve özel hayatlarında yaşadıkları umutsuzluk, yalnızlık ve üzüntülerini ortaya çıkararak herkesin kendi gerçeğiyle yüz yüze kalmasını sağlamasıdır. Film, Cannes'da Jüri Özel Ödülü'nü almıştı.

BUNU HAK EDECEK NE YAPTIM?: Gloria, sıradan bir ev kadınıdır. Taksi şoförlüğü yapan duyarsız kocası, uyuşturucu satarak harçlıklarını çıkaran iki oğlu ve evde bir sürüngen besleyen kayınvalidesiyle birlikte yaşamaktadır. Ev işlerinden başını kaşıyacak vakti yoktur. Ancak Gloria da daha iyi bir hayatın özlemini duymakta, en azından cinsel gücü yerinde bir erkekle sevişmek istemektedir. Almodovar, daha önceki filmleri Arzunun Kanunu ve Sinir Krizinin Eşiğindeki Kadınlar'da ortaya çıkan güldürü anlayışını bu filmde de sürdürmektedir. Son derece hızlı bir kurguya sahip, açık saçık esprilerin zincirleme olarak akıp gittiği bir güldürü olan Bunu Hak Edecek Ne Yaptım?, aynı apartmanda yaşayan insanlar arasındaki ilişkileri ustaca anlatan, yönetmenin daha sonra ticari başarı kazanan filmlerinden çok daha keskin bir mizah duygusuna sahip bir filmdir.


AVRUPA AVRUPA

LİAM, 1930 ekonomik bunalımı sırasında Liverpool'da yaşayan bir işçi ailesinin duygu yüklü öyküsünü anlatan zekice kotarılmış bir dönem filmi. Filme adını veren Liam, yedi yaşında, sevimli ve kekeme bir erkek çocuğu. Liam'ın ailesi fakir, ancak hayatlarını sürdürebiliyorlar. Baba işsiz kalınca ailenin düzeni bozuluyor. Baba, ülkenin bütün sorunları için İrlandalıları ve Yahudileri suçlayan faşist bir örgüte katılıyor. 1930'lar İngiltere'sinde sınıf mücadelesi, dinin istismar edilmesi, sadakatsizlik gibi birçok konuyu işlemesine karşın bir tarih dersine dönüşmeyen filmde trajedi ve mizah ustaca dengeleniyor. Film geçen yıl Venedik'te Marcello Mastroianni Ödülü'nü ve OCIC Ödülü'nü aldı.

İKİNCİ KATTAN ŞARKILAR: 70'li yılların başında İsveç sinemasının en çok umut bağlanan yönetmenlerinden biri olarak görülen Roy Andersson'un dört yılda çektiği İKİNCİ KATTAN ŞARKILAR, insanı neredeyse hipnotize eden, her biri en çarpıcı görsel etkiyi yaratmak için bir seferde çekilmiş 45 kısa öykücükten oluşan bir film. Olayların her biri, bir hayat dilimini, ya da bir başka deyimle "insan davranışının içerdiği uyumsuzluğun alaycı bir yorumu"nu yansıtmakta. 2000 yılı Cannes Film Festivali'nde Jüri Özel Ödülü'nü paylaşan İkinci Kattan Şarkılar facianın eşiğindeki dünyayı anlatıyor.

OTESANEK: Bir taşra kentinde yaşayan orta yaşlı bir çift, çocuk sahibi olamayacaklarını öğrenir. Adam bir gün bahçesindeki ağaç köklerini sökerken topraktan küçük bir çocuğa benzeyen bir kök çıkarır. Eşinin bir çocuk gibi besleyip, giydirip kuşandırdığı ağaç kökü Otik, zamanla canlanır ve hızla büyüyerek çevresi için tehlike yaratmaya başlar. Filmin başlangıcı Bunuel gerçeküstücülüğüne benzeyen tuhaf ve komik sahneler içerir. Film, bir süre gerçeküstü bir güldürüymüş gibi görünse de daha sonra olayların akışı değişir ve ortaya bir canavar öyküsü çıkar. Dünya canlandırma sinemasının büyük ustası Jan Svankmajer'in bu filmi, Pilsen Film Festivali'nde Altın Kingfisher ve Don Kişot ödüllerini almıştır.

YALNIZLAR: "Hepimizin bizi seven birine ihtiyacı var". Sürekli esrar içen nakliyatçı Jacob filmin konusunu böylece özetliyor. Filmin Prag'da yaşayan ve 20'li yaşlarını süren yedi kahramanı insan hayatının karmaşıklığını yansıtırlar. Hepsi de ciddi ilişkiler kurma çabasında olmalarına karşın ortaya çıkan sorunlar nedeniyle sonuçta mutsuz olur ve yalnız kalırlar. Yönetmen David Ondricek, kara mizah, sözcük oyunları ve ironi ile modern toplumu gözler önüne seriyor. Karakter betimlemedeki farklılıklar bu güldürüyü daha da ilginç ve seyredilir kılıyor. Yalnızlar, Mannheim Film Festivali'nde En İyi Film, FİBRESCİ Ödülü ve Özel Mansiyon, Varşova ve Selanik'te İzleyici Ödülleri, Pilsen Film Festivali'nde Don Kişot Ödülü, Öğrenci Jürisi Ödülü ve Çek Film Klüpleri Derneği Ödülü'nü almıştır.

İNGİLTERE: Kızılordu'da görev yaparken Çernobil santralinin temizlenmesinde çalışan ve radyasyona maruz kalan bir Ukraynalı'nın Berlin'de geçen şaşırtıcı öyküsü. Yönetmen Achim von Borries'in filmi İngiltere, çok farklı bir bakış açısı ve güçlü görüntülerle yönetmenin yıllar önce Berlin'de tanıdığı gerçek bir kişinin dramını anlatıyor. Hayatı sona ermekte olan genç bir insanın duyguları izleyicinin gözleri önüne seriliyor. Sonuçta, bayağılıktan ve melodramdan uzak, inandırıcı bir oyunculukla desteklenmiş, dürüst bir öykü çıkıyor karşımıza. Sessiz ve derinliği olan bir film. Festivale Bursa'da konuk olacak Ivan Shvedoff, bu filmdeki rolüyle Brüksel Film Festivali'nde En İyi Erkek Oyuncu ödünü aldı. Filmin ayrıca Festroia, Trieste ve Cottbus festivallerinde ödülleri var.

ÜLKE: Bir doktor, küçük bir çocuğun ciğerlerine sigarasının dumanını üfleyerek onu hayata döndürüyor. Sırasıyla Macar, Alman ve Sovyet orduları, küçük köyü işgal ediyor. Komünizm, herkes için daha iyi bir gelecek umutları yeşerterek geliyor. Film 1920-1970 yılları arasında hiçbir zaman varolmamış, kimsenin anımsamadığı ve hakkında konuşmadığı bir ülkede geçiyor ve bir avuç köylünün hayatlarından traji-komik anlar içeriyor. İkinci Dünya Savaşı'nda yaşanan sorunlar, savaş sırasındaki bağımsız Slovak Cumhuriyeti, Yahudi Sorunu ve 1968 olayları filmin ele aldığı konuların bazıları. Filmdeki öyküler, bu kaybolmuş ülkedeki insanları canlı ayrıntılarla inandırıcı bir şekilde anlatıyorlar. Film Zlin, Pilsen ve Festroia'da ödüller aldı.

KARANLIK ARMONİLER: Küçük bir Macar kasabasına bir sirk gelir. Bir kamyona yüklenmiş dev bir balina ölüsü "Prens" adlı sunucu tarafından kasaba halkına gösterilecektir. Ancak "Prens" ortaya çıkmaz. Sessiz bir kalabalık dondurucu soğukta kamyonun çevresine toplanır. Bu bekleyiş kasabada büyük bir gerginliğe yol açar. İnsanlar içlerindeki şiddeti dışa vurmaya hazırdır. Darbe söylentileri ortada dolaşmaktadır. Ortam insanları ayartmak, yoldan çıkarmak için çok uygundur. Karanlık Armoniler bir süre komünizmle yönetilmiş bir ülkede düzeni ve barışı yok edip anarşik bir ortam yaratmaya çabalayanlara karşı sessiz bir çığlıktır. Filmin yönetmeni Bela Tarr Festivale Bursa'da konuk olacak.

BÖLÜNÜRSEK DÜŞERİZ, İkinci Dünya Savaşı'nda Alman işgali altındaki Çekoslovakya'da direniş ve düşmanla işbirliği konularını işleyen bu çarpıcı ve deli dolu güldürü, 1960'larda Çek Sinemasında bir gelenek haline gelen ve toplumsal sorunlara ince bir mizahla yaklaşan absürd hümanizm akımının yeni bir örneği. Bu yıl en iyi yabancı film dalında Oscar'a aday olan film, savaşa psikolojik açıdan yaklaşıyor. Çekoslovakya'nın Nazi'lerce işgal edilmesinden sonra sıradan insanların maruz kaldıkları terörü, yapmak zorunda kaldıkları zor seçimleri ve karşılaştıkları ahlâksal ikilemleri anlatırken bu insanların bu zor dönemi atlatmak için geliştirdikleri olağanüstü mizah duygusuna parmak basıyor. Film Cottbus'da FİBRESCİ ödülünü, Vancouver'da En Popüler Film ödülünü, Pilsen Festivali'nde En İyi Kadın Oyuncu, En İyi Erkek Oyuncu ve Don Kişot Ödülü'nü ayrıca En İyi Yönetmen, En İyi Film, En İyi Senaryo, En İyi Erkek Oyuncu ve En İyi Kadın Oyuncu dallarında Çek Film ve TV Akademisi Ödüllerini aldı.


KISA FİLM

7. Avrupa Filmleri Festivali - Gezici Festival'de "Avrupa Panoraması" başlığı altında birçoğu uluslararası festivallerde ödül almış otuz yeni kısa filmden oluşan bir seçki sunulacak. "Avrupa Panoraması"nda Avrupa'da yaşayan Türk yönetmenlerden Emre Koca'nın Derya, Esen Işık'ın Dönüşü Olmayan Yolculuk ayrıca Ahmet Küçükkayalı'nın Zamanın Kabuğu ve Ilona Navaro'nun Beni Almaya Geldiler adlı yapıtları yer alıyor. Bu bölümdeki en ilginç film özgün adı da Türkçe olan ve yönetmenliğini Eric Ledune'ün üstlendiği Belçika yapımı Bayan Bana Bak Bayan. Bu canlandırma filmi eski bir Türk tangosu eşliğinde 20. yüzyıl başında İstanbul'da yaşanan bir aşkı anlatıyor.

"Avrupa Panoraması"ndaki filmler Festivalde bu yıl ilk kez verilecek izleyici ödülü için yarışacak. İzleyicilerin oyları ile seçilecek en iyi kısa film, 1000 dolar tutarında para ödülü alacak. Bu oylamaya katılacak izleyiciler arasında çekilecek kurada kazanan 10 izleyici 11 Ekim - 04 Kasım 2002 tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan 8. Avrupa Filmleri Festivalinin tüm gösterilerini ücretsiz izleme hakkına sahip olacaklar.

Fransız Yeni Dalgası'nın büyükannesi olarak tanınan Fransa'nın en önemli kadın yönetmeni Agnes Varda'nın Yanco Amca, Ulis, Selam Kübalılar ve Merdivenlerin Çok Güzel, Biliyor musun? adlı kısa filmleri festival programında yer alıyor. 
Çek ve dünya canlandırma sinemasının en önemli yönetmenlerinden Jan Svankmajer'in birçok festivalde ödül kazanmış dokuz kısa filminden oluşan bir toplu gösterim "Svankmajer - Canlandırma Ustası" bölümünde gösterilecek.

Gezici Festival'de ayrıca Avrupa Film Festivalleri Koordinasyonu'nun katkılarıyla iki toplu gösterim gerçekleştirilecek. Avrupa Sinemasının ilerlemesini, tanıtılmasını ve Avrupa'da üretilen filmlerin dağıtılmasını sağlamak amacıyla kurulan ve 170 festivalin üye olduğu Avrupa Film Festivalleri Koordinasyonu tarafından hazırlanan "Kısa Filmlerle Avrupa 5 - Klasik Belgeseller" adlı toplu gösterim Marcel Carn, Hans Richter, Joris Ivens, Vittiorio de Seta, Claude Goretta, Alain Tanner gibi yönetmenlerce 1920-1967 yılları arasında çekilen ve Avrupa tarihine ışık tutan sekiz belgeselden oluşuyor. Aynı kuruluş tarafından Avrupa'da kısa filmin tanıtılması amacıyla hazırlanan "Kısa Filmlerle Avrupa 6" adlı program kapsamında da Avrupa'daki çeşitli festivallerde ödüller almış on kısa film gösterilecek.

Ayrıntılı Bilgi için Tel: 0.312.4663484 / 4664728
http://www.europeanfilmfestival.com
info@europeanfilmfestival.com



İZMİR II. KISA FİLM FESTİVALİ

2. Uluslararası İzmir Kısa Film Festivali, 27 Kasım - 8 Aralık 2001 tarihleri arasında İzmir'de gerçekleştirilecektir. Festival Yönetimi bu yıl yarışmalı bölüm yapılmamasını kararlaştırmıştır.

Katılım Koşulları:

* Festivale 35mm, 16mm, Dijital, ve video formatındaki tüm yapımlar; videoya dönüştürülmüş olarak katılabilirler. 
* Festivale katılacak olan filmler, VHS video oynatıcılarına uygun ve PAL Sistem ile kaydedilmiş olmalıdır. 
* Festivale katılacak olan yapımcıların, festival katalogu ve diğer kitle iletişim araçlarında kullanılmak üzere filmin VHS Video formatında PAL olarak kaydedilmiş kopyasını, filme ait set fotoğrafını (en az iki adet), yönetmenin fotoğrafını, kısa özgeçmişini, filmografisini (Türkçe ve İngilizce), filmin kısa bir özetini katılım belgesi ile birlikte göndermeleri gerekmektedir.
* Katılan tüm yapımların yönetmenlerine katılım belgesi verilecektir.
* Festival teknik olarak yeterli görmediği yapımları gösterimden çekme hakkını saklı tutar.
Özel Koşullar:
* Festival yönetimi istek doğması halinde festivalde gösterilen filmlerin VHS kopyalarını, ulusal ve uluslararası festivallerin yarışma dışı bölümlerinde, araştırmacıların kullanımı için, talepte bulunan ve uygun görülen kültürel etkinliklerde kullanılmasına izin verilebilir. Bu durumda festival ofisi katılım formunda imzası bulunan hak sahibini haberdar eder.
* Festival Yönetiminin belirleyeceği filmler (yönetmenin onayıyla) festival için özel olarak hazırlanmış program içerisinde bir kere gösterilmek üzere yayınına izin verilebilir.
* Başvuruda bulunan filmler 19 Ekim 2001 tarihinden sonra geri çekilemez.
* Filmler izleyicilere, festival yönetiminin uygun göreceği salonlarda ve programa göre sunulur. Gösterimler sırasında festival yönetimine ya da salon görevlisine değişiklik önerilemez.

http://www.izmirkisafilm.org



APPLE / BİLKOM I-CAN
AÇ KANATLARINI FİLM VE MÜZİK YARIŞMASI


* Yarışma amatör ve profesyonel tüm katılımcılara açıktır.
* Yarışmaya 18 yaşından küçükler katılamaz.
* Yarışmada konu sınırı yoktur.
* Yarışmaya katılacak eserlerin "Think Different" teması üzerine kurulmuş olması istenmektedir.
(http://www.i-can.bilkom.com.tr/thinkdifferent.html)
* Yarışmaya katılacak eserler için internetten kayıt numarası alınacaktır. Kayıt numarası olmayan eserler yarışmaya katılamazlar.
* Her yarışmacı ancak bir eserle yarışmaya katılabilir. Yarışmaya katılan eserlerin daha önce başka bir yarışmaya katılmamış olması gerekmektedir. 
* Eserlerin uzunluğu en az 5, en fazla 8 dakika ile sınırlıdır.
* Eserlerin 20 sn'lik fragmanlarının internet üzerinden 26 Kasım 2001 tarihine kadar QuickTime formatında 195.87.230.21 adresine yüklenmesi gerekmektedir.

Dosya yükleme yönergeleri için:
http://www.i-can.bilkom.com.tr/ftp.html

Jüri üyelerinin isimleri 15 Ekim 2001 tarihinden itibaren http://www.i-can.bilkom.com.tr adresinden duyurulacaktır.

* Eserler QuickTime Movie formatında (http://www.bilkom.com.tr/qt) CD üzerine kaydedilerek 14 Aralık 2001 tarihine kadar Bilkom'a teslim edilecektir. CD üzerine kayıt numarasının yazılması gerekmektedir.

iQuickTime dosya standartları:
http://www.i-can.bilkom.com.tr/dosyastandart.html

* Yarışmanın ön elemesi 14-31 Aralık 2001 tarihleri arasında ön jüri tarafından yapılacaktır.
* Ön elemeyi geçen ilk on eserin listesi 02 Ocak 2002 tarihinden itibaren adayların isimleri ile birlikte internette yayınlanacaktır.
* Dereceye giren ilk 5 eser 15-16 Ocak 2002 tarihinde jüri tarafından belirlenecektir.
* Ödüle değer görülen eserler 25 Ocak 2002 tarihinde gerçekleştirilecek final gecesinde ilan edilecek ve ödül töreni yapılacaktır.
* Son katılım tarihine kadar kayıt yaptırmayan, fragman veya CD kaydını göndermeyen adaylar yarışmaya katılma haklarını kaybederler.
* Bilkom, ticari amaçlı olmamak kaydıyla yarışmada ön elemeyi geçen ve yarışma kapsamında yayınlanan eserlerin, sadece PR amaçlı olarak mekanik senkronizasyon (çoğaltma) haklarını bedelsiz kullanabilir.
* Eserlerin tüm ticari hakları yapımcıya aittir.
* Bilkom, Komili, Koç Holding Bilgi Grubu ve sponsor firma çalışanları yarışmaya katılamazlar. 
* Her türlü bilgi ve değişiklik internet üzerinden duyurulacaktır. 
* Ödül alan eserlerin tüm yayın hakları Bilkom'a ait olacaktır.
* Yarışmaya katılan adaylar bu koşulları kabul etmiş sayılırlar.

Soru ve sorunlarınız için:
i-can@bilkom.com.tr

Başvuru formu:
http://www.i-can.bilkom.com.tr



ALTIN PORTAKAL KISA FİLM VE VİDEO YARIŞMASI SONUÇLANDI...

18-21 Eylül 2001

Antalya Altın Portakal Kültür ve Sanat Vakfı tarafından, 38. Altın Portakal Film Festivali kapsamında organize edilen Uluslararası Kısa Film ve Video Yarışması sonuçlandı.

Türkiye'nin en uzun soluklu ve en kapsamlı festivali olan Altın Portakal Film Festivali tarafından 18 - 21 Eylül 2001 tarihleri arasında gerçekleştirilen Uluslar arası Kısa Film ve Video Yarışması'na bu yıl 15 ülkeden 184 film katıldı.
Dr. Akın YILDIZ (Akdeniz Üniv. Sinema Kulübü Başkanı) ve Yrd. Doç. Dilaver BAYINDIR'dan (Dokuz Eylül Üniv. Güzel Sanatlar Fakültesi) oluşan Ön Jüri, filmin özel gösterimde yer almasına, 30 filmin ise yarışmaya katılmasına karar verdi.
Uluslararası Kısa Film ve Video Yarışması'nda Türkiye 14, Finlandiya 4, İngiltere 3, Yugoslavya 3, Macaristan 2, Fransa, Almanya, Avusturya ve Gürcistan birer filmle finalde yer aldı. Yarışmaya katılan filmler Dramatik, Belgesel, Canlandırma ve Deneysel dal olmak üzere 4 kategoride sınıflandırıldı. Özel gösterimde yer alan 39 film ve video eseri Antalya Büyükşehir Belediyesi Kültür Salonu'nda halkımızla buluştu.

Yarışmanın Ana Jürisi Prof. Dr. Yüksel BİNGÖL (Akdeniz Üniv. Güzel Sanatlar Fakültesi), Sevin OKYAY (Yazar ve Sinema Eleştirmeni), Thomas BALKENHOL (ODTÜ Sinema-Tv Öğretim Görevlisi), Kenneth J. DAKAN (Yapımcı) ve Sandra HARRISON (Sanat Tarihçisi- Yazar)'dan oluştu.

Uluslararası Kısa Film ve Video Yarışması'nda finale katılıp Altın Portakal Ödülü almaya hak kazanan film ve video eserleri, toplam 3.6 milyar TL para ödülünü ve Altın Portakal heykelciğini, 5 Ekim günü düzenlenen 38. Altın Portakal Film Festivali Kapanış ve Ödül Töreni'nde aldılar.


JÜRİ KARAR TUTANAĞI:

7. Uluslararası Kısa Film - Video Yarışması sonucunda; Kent Konseyi ve Kültür Bakanlığı Temsilcisi'nden oluşan jüri, 21.09.2001 tarihinde toplanarak, 18 - 21 Eylül 2001 tarihleri arasında yarışma bölümünde gösterimi yapılan 30 adet video ve 35 mm'lik filmlerin değerlendirmesini yapmış ve aşağıdaki kararları almıştır.

Filmler; teknik kalite, anlatım, yeni bir yaklaşım getirme çabası, konu özgünlüğü, araştırma yeterliliği, hedef kitleye ulaşma çabası, film ve video tekniklerinin hareketlerle bütünleyici bir uyum ve estetik öğeleri taşıması açılarından değerlendirilmiş ve:

BELGESEL FİLM KATEGORİSİNDE 'Doğanın Çocukları' adlı video filme verilmesine oy birliği ile,

Filmin Adı: Doğanın Çocukları
Ülke/Yılı: Türkiye/1999
Yönetmen: Ahmet Utlu


DENEYSEL FİLM KATEGORİSİNDE ödülün "Die Dyer" adlı video filme verilmesine oy birliği ile,

Filmin Adı: Die Dyer
Ülke/Yılı: Fransa/1999
Yönetmen: Alain Pelletier


CANLANDIRMA FİLM KATEGORİSİNDE ödülün "Pontos- Black Black Sea" adlı çizgi filme verilmesine oy birliği ile,

Filmin Adı: Pontos-Black Black Sea
Ülke/Yılı: Gürcistan/2001
Yönetmen: Nodar Begiashvili


DRAMATİK FİLM KATEGORİSİNDE ödülün "Gece Martıları" adlı video filme verilmesine oy birliği ile,

Filmin Adı: Gece Martıları
Ülke/Yılı: Türkiye/ 2000
Yönetmen: Özün Süzen

Ayrıca, "Pardon" adlı filme jüri özel ödülü verilmesine oy birliği ile karar verilmiştir.

http://www.altinportakal.org.tr
Sema Atabey
Tel: 0242 2385444 Fax: 0242 238 5276
satabey@yahoo.com
info@altinportakal.org.tr



TRT 2'DE KISA ÖĞRENCI FİLMLERİ GÖSTERİLİYOR.

Her Pazar saat 18.10'da TRT 2'de Sinema Yazarı Ali Hakan'ın sunduğu İLK KARE isimli programda, İletişim ve Güzel Sanatlar Fakülteleri Sinema TV Bölümü öğrencilerinin çektikleri kısa filmler gösteriliyor. Öğretim görevlileri ve öğrencilerle söyleşiler yapılıyor.



TRT 2'DE YENİ BİR SİNEMA PROGRAMI

21 Eylül 2001 tarihinden itibaren yayına girmiş olan "BEYAZ PERDE" isimli program kapsamında "Kısadan Hisse" başlığı altında 10 dakikayı aşmayan kısa filmlere de yer veriliyor. Gösterilen filmlerin yönetmenleriyle röportaj yapılıyor ve filmler için gösterim ücreti ödeniyor. Katılmak isteyenlerin ön eleme için filmlerinin VHS kopyalarını göndermeleri gerekiyor.



2. ULUSLARARASI 1001 BELGESEL FİLM FESTİVALİ
17 - 21 Ekim 2001


Ülkemizde, "Belgesel Sinemacılar Birliği" tarafından gerçekleştirmekte olan "Uluslararası 1001 Belgesel Film Festivali"nin ikincisi, 17 - 21 Ekim 2001 tarihleri arasında İstanbul'da yapıldı.

1001 Belgesel Film Festivali geçtiğimiz yıl yüzün üzerinde yerli ve yabancı belgeselin, 15 ülkeden 23 yabancı, Türkiye'den de 40 belgeselcinin katılımıyla gerçeklemişti. Bu yıl da festival, nitelikli belgesellerin ve belgeselcilerin birbirleriyle, izleyicileriyle ve sinema-televizyon örencileriyle buluşmalarına imkan sağladı.

1001 Belgesel Film Festivali kapsamında, her yıl olduğu gibi yine "Belgesel Sinemacılar Konferansı" yer aldı.
Dünya belgeselcilerinin filmleri ve bildirileri ile katıldığı etkinlikler sinemamızın dünya sanatı olarak gelişmesinin adımlarını oluşturmakta.

Her yıl, belirlenen konu çerçevesinde sunulan bildiriler ve bu bildiriler üzerine tartışılarak uygulamaya yönelik sonuçlara ulaşılan konferansların bu yılki bildiri konusu ise; "Belgesel Sinemada Yeni Yaklaşımlar"dı.

info@bsb-adf.org
http://www.bsb-adf.org



ONAT KUTLAR
SİNEMA SEMİNERLERİ PROGRAMI


Başlangıç tarihi: 3 Kasım 2001 
Ücret: 50 milyon TL (iki taksit halinde)


SİNEMA, YAŞAM VE GERÇEKLER

Toplumsal yaşantımızda, yaşamımıza yaygın ve popüler cüssesiyle giren iki sanattan biri olan (diğeri müzik) sinema, ne yazık ki tartışma ve düşünce başlıklarında arka planda kalır. Gerek sinema salonlarında, televizyonlarda on yıllar öncesinden "bugün" çekilmiş olanlarına kadar gösterilenlerle, gerek dünyanın her tarafına yayılan festivallerde, gerekse üniversite kürsülerinde hep karşımızda sinema. Ancak bu çoğul karşılaşma sinema sanatının dünyasına doğru ilerlemek, onun zenginliklerini keşfetmek anlamına gelmiyor.

Onat Kutlar Sinema Seminerleri böylesi bir tespitten yola çıktı ve 2001 sonbaharında ikinci kez sinemayı akılla, aklı estetikle, estetiği mücadeleyle birleştirmeyi hedefliyor. Sinema sanatını tartışmak ve keşfetmek, insanlığın tarihine, bugününe ve geleceğine kameranın vizöründen yansıyan görüntülerle bakmak bizce hem değerli, hem de boşluğu hissedilen bir çabadır. Egemen söylemin ötesine geçmek, beyazperdeye yansıyan "olaylar" kümesinden "resmi tarih"in yansımalarını çözümleyip, gerçek sinema tarihine ve insana yakınlaşabilmek ve içinde yaşadığımız toplumu ve dünyayı sinemayla anlatabilmek... Yaşamın karmaşıklaştırılmış yapısını, sinemanın yalın-çok yönlü yapısı aracılığıyla aşabilmek ve bilgi ve sorgulamalarla zengin bir dünyanın kapılarını açabilmek. Kolektif bilgilerimizin yönlendiriciliğinde, aklımızın sunduğu olanaklarla, gitgide gerçeklik duygusunu yitiren ticari sinemanın dünyasının zayıflığını görmek ve onu aşmak... Ne kitle iletişim araçlarındaki kadar 'sinemayı' yoksul bir bütün haline getirmek, ne de eğlence sektörünün sınırlılıklarına boyun eğmek...

Keşfedeceğimiz bir sinema sanatı var, gerçekleştirmeye çalışacağımız sinemayla eşit ve özgür bir yaşamı yakınlaştırabilmek gibi bir amacımız var; ve insanımızın bu 'dar ve çıkışsız ve rutin' yaşamına karşın yepyeni bir gözle algılayıp anlatabileceğimiz bir dünya var.

1. GİRİŞ, TEMEL KAVRAMLAR
* Temel Kavramlar 
* Başlangıç yılları ve sinemanın kurumsallaşması
* Kitle kültürünün bir parçası olmasının yeni doğan sanat yapıtına etkileri
* Sinemanın batılı sanat formu olmaktan çıkış yılları

2. HOLLYWOOD
* Hollywood'un genel tarihi
* Hollywood'un ekonomi politiği
* Hollywood ve piyasa mekanizmalarıyla kontrol ve sansür
* ABD tarihi ve Hollywood'un yönelimleri, rolü ve bizim gibi ülkelere yansımaları
* Hollywood'un kuruluşu, Amerikan Komedisinin altın çağı, 29 Buhranı ve klasik Hollywood'un kuruluşu (Hollywood gerçekçiliği, müzikaller, polisiye, Avrupa'dan göçen yönetmenler, bilim-kurgu, irrasyonel öğelerin öne çıkışı, Hollywood tarzı toplumsal eleştiri)
* Soğuk Savaş ve Hollywood, modern medya ve Hollywood,
* Üçüncü dünya halklarına etkileri
* Hollywood ve insanlığın tarihinin beyazperdeye yansıtılış şekilleri
* Çağdaş ve resmi-olmayan sansürün oluşması ve kemikleşmesi
* ABD'de muhalif hareket ve Hollywood'un 1960-80 arası dönemi
* Yeni dünya düzenine giderken Hollywood'un değişimi, emperyalist gücün doğrudan ideoloji ve mamul ihraç eden bakanlığı haline gelişi
* Hollywood ve sinema yazarlığı

3. AVRUPA SİNEMASI
* Modern Avrupa tarihi şekillenirken genel bir Avrupa sinemasında yönelimler, panoramik değerlendirme
* 2. Dünya Savaşı öncesi Avrupa Sineması
* Çok sözü edilen modern değerler ve bunların sinemaya yansımaları
* Batılı kapitalist ülkelerde doğrudan siyasetin ve işçi sınıfının sinemaya bir akım halinde bir anlatı biçimi haline gelememesinin nedenleri
* Hollywood ve Avrupa sineması arasındaki etkileşim ve çatışmalar
* Ortak Avrupa tarihi ve sinemada yansımaları, "öteki Avrupa"nın sineması ve tarihi
* Yedinci adam ya da yabancı işçilerin sinemaya yansımaları
* 2. Dünya Savaşı sonrası Avrupa Sineması
* 1980 Sonrası, (Avrupa Birliği, Yerellik-Evrensellik, Yeni Avrupa'nın konumu ve sinemaya yansımaları-kurumları)
* Avrupa Birliği'nin ekonomi politiği
* Oluşan ortak Avrupa kültürünün birliği mi, gerçek Avrupa kültürünün tasfiyesi mi?
* Hollywood - Avrupa Sineması arasındaki gerilimler

4. TÜRKİYE SİNEMA TARİHİ
* 1960 öncesi
* Yeşilçam
* 1970'ten bugüne
* 1960'tan bugüne siyasal Türkiye tarihi
* Türkiye Sinema Tarihi ve Hollywood- Avrupa Sinemasının sinemamıza etkileri
* Doğu toplumlarından aldığımız sinema ve melodramın sinemamıza etkileri
* Çağdaş Türkiye toplumu ve bunun sinemaya yansımaları (aydınlar, kadınlar, öğrenciler, siyasal portreler, sosyalist sol, sanatçılar...)

5. SOSYALİST ÜLKELER VE SİNEMA: İNSAN ve TARİH
* Sosyalist üretim ilişkileri ve sinema

6. ÜÇÜNCÜ DÜNYA SİNEMASI
* Anti-emperyalizm, bağımsızlık, siyasal mücadeleler ve sinema
* Anti-emperyalizm ve enternasyonalizm, ulusal sinema ve kültür
* Üçüncü Dünyadan Tarihe ve bugüne kalan mirası, kalıtı

7. 1968 ve SİNEMA
* Siyasal anlamı: Birden fazla '68 var!
* Sinema '68'de sıçrama yaptı mı? Sıçramanın koşulları (ekol nedir, hangi kesitlerde oluşur?)
* Türkiye'de sinema sanatının siyasallaşması sorunu

8. YILMAZ GÜNEY SİNEMASI
* Sineması
* Bir sanatçı olarak Türkiye tahlilleri ve müdahalesi
* Üçüncü Sinema içindeki yeri

Adres:
Nazım Kültürevi
Mustafa Temiztaş
Aznavur Pasajı No: 212 Kat: 7 Galatasaray İstanbul Tel: 0212 245 04 81



23. İFSAK ULUSAL KISA FİLM VE BELGESEL YARIŞMASI

1. Yarışmaya T.C. uyruklu olanlar katılabilir. İFSAK Yönetim Kurulu üyeleri yarışmaya katılamazlar.
2. Süresi 20 dakikayı aşmayan kısa filmler ( kurmaca, canlandırma, deneysel, video-art ) ve 30 dakikayı aşmayan belgesel filmler sayı ve konu sınırlaması gözetmeksizin yarışmada yer alabilir.
3. Sinema ve video filmleri ayrı ayrı değerlendirilir.
4. Film formatında katılacak yapıtların bu formatta tamamlanmış olması gerekmektedir.
5. Yarışmaya gönderilen yapıtların, yarışmacı adı konularak ve ticari amaç gözetmeksizin çoğaltılması, gösterilerde yer alması yarışmacı tarafından kabul edilmiş sayılır.
6. Orijinal formatı ne olursa olsun, tertip komitesine, filmin VHS kopyası gönderilir. Yarışmaya katılan yapıtların VHS kopyası İFSAK arşivinde saklanır.
7. Filmlerin Türkçe veya Türkçe altyazılı olması gerekmektedir.
8. Seçici kurul yargısı kesindir.
9. Ödül alan yönetmenlere birer başarı plaketi verilir.
10. Ön elemeyi geçen filmler, ULUSLARARASI İSTANBUL KISA FİLM GÜNLERİ tertip komitesi uygun gördüğü takdirde, festivalde Türkiye'yi temsil eder.
11. Yarışmaya o yıl içinde çekilmiş filmler kabul edilir.
12. Yarışmaya son katılım tarihi 31 Aralık 2001'dir.
13. Ön Seçici Kurul: Hasan Özgen (Belgesel Film Yönetmeni), Alin Taşçiyan (Gazeteci), Hilmi Etikan (Festival Yöneticisi), Arzu Şenyurt (İFSAK Başkan Yardımcısı)
14. Tek Seçici: Nuri Bilge Ceylan



2. PASO ÖĞRENCİ FİLMLERİ FESTİVALİ

İlki 3-5 Kasım 2000 tarihlerinde gerçekleştirilen Paso Öğrenci Filmleri Festivali bu sene 18-21 Ekim 2001 tarihlerinde yapıldı.

2. Paso Öğrenci Filmleri Festivali Bilkent Üniversitesi İletişim ve Tasarım Bölümü ile Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi işbirliğinde Ankara Alman Kültür Merkezi'nde düzenlendi.

Ayrıntılı bilgi için:
http://www.art.bilkent.edu.tr/filmfest
filmfest@bilkent.edu.tr



TRT'DEN KISA FİLM ÇEKMEK İSTEYENLERE DESTEK

Lütfü Özalay tarafından başlatılan, ancak beklenmedik ölümü ile ara verilen "GENÇ SİNEMACILAR" programı,TRT'deki arkadaşları tarafından sürdürülüyor. Programın sorumluluğunu bu kez bayan Süreyya Garipoğlu üstleniyor. Program tüm genç sinemacılara altyapı olanağı sunuyor. Eğer elinizde ilginç bir senaryo varsa ve bunu filme çekmek istiyorsanız, bu olanağı değerlendirebilirsiniz.

Adres:
GENÇ SİNEMACILAR
TRT Genel Müdürlüğü Gençlik Programları C Blok Kat:7 No:720 Oran ANKARA



CINE5 KISA FİLM YARIŞMASI SONUÇLANDI

Bu yıl dördüncüsü düzenlenen CINE5 Ulusal Kısa Film Yarışması sonuçlandı.

Yarışmaya katılan kurmaca, belgesel, canlandırma ve deneysel dallarındaki filmler, kendi kategorilerinde yarıştı. Ayrıca, kategoriler dışında bir "En İyi Film" seçildi.

Yarışma sonucu dereceye giren yönetmenlere para ödülü ve birer başarı plaketi verildi.

EN İYİ FİLM ÖDÜLÜ: Dalgalar - Belmin Söylemez, Ödül: 2.000.000.000 TL


ÖZEL ÖDÜLLER:

En İyi Kurmaca Film: Simularca -İlker Canikligil, Ödül: 1.000.000.000 TL
En İyi Kurmaca Film: Pardon -Vedat Özdemir, Ödül: 1.000.000.000 TL
En İyi Belgesel Film: Fato - Hasan Behçet - Mehmet Çam, Ödül: 1.000.000.000 TL
En İyi Deneysel Film: Esperando -M. Cem Yardımcı, Ödül: 1.000.000.000 TL
Animasyon: Düşümce - Duygu Gün, Ödül: 500.000.000 TL

Not: Animasyon dalında birinciliğe değer film bulunamamıştır.



RENAULT "10 SANİYEDE YARATICILIK YARIŞMASI" SONUÇLANDI

JÜRİ:

Prof. Dr. Sezen ÜNLÜ: Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi Dekanı,
Doç. Dr. Semih ASLANYÜREK: Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sinema ve Televizyon Bölümü Öğretim Görevlisi,
Efe ÖNBİLGİN: CNN Türk Genel Müdür Yardımcısı,
Cem ALTINSARAY: Sinema Eleştirmeni,
Mehmet TAŞDİKEN: Radikal Gazetesi Yazarı ve Yönetmen,
Ayşe ARMAN: Hürriyet Gazetesi Yazarı,
Meltem CUMBUL: Sinema ve Tiyatro Sanatçısı
Reşat DEMİRCİOĞLU: Renault Mais Reklam Müdürü
Vincent BOUVARD: Yorum Ajans Stratejik Planlama Direktörü


ÖDÜLLER:

1. YOL İSTİYORUM, Akın Çandarlı (3 milyar TL)
2. İPLER KİMİN ELİNDE, Tankut Kılınç (2 milyar TL)
3. BOND, D. Erem Tapa (1 milyar TL)
MANSİYON: RESİM 10, Cenk Canbek


CNN Türk'te Yayınlanmaya Değer Bulunan Filmler:

Gülümser Şavk Belkaya, İletişim
Barış Önder Güler, Silence is Sexy
Bülent İşbilen, Fotoğraf / Hayata Dair
Cüneyt Dinçer, Rahatlık Her Yerde / Kısır Döngü
D. Erem Tapa, Karz / Saat / Elveda
Erhan Turhan, Otomat / Perspektif / Hürriyet Heykeli
Gözde İvgin, Çöplük
Mehmet Ali Sağbili, Fırtına
Mehmet Ercan, Japon İşi
Sena Parlakulaş, Koyun Koyuna
Tarkan Tümer, Sabırsız / Tepki



SAFRANBOLU II. ALTIN SAFRAN BELGESEL FİLM YARIŞMASI

Safranbolu II. Altın Safran Belgesel Film Yarışması'nda, profesyonel ve amatör dalda dereceye girenler belli oldu.

33 profesyonel film yönetmeninin katıldığı yarışmada:

1. Tülin Sertöz'ün "Sobanın Öyküsü"
2. Hakan Aytekin'in "Işık Sesini Arıyor"
3. Habip Yanç'ın "Hosap
3. Raşit Demirtaş'ın "Tepedeki Işık" filmi.


31 filmin katıldığı amatör dalda:

1. Mahmut Ulus'un "Ben Mardin"
2. Selim Evci'nin "Kırmızıyı Arayan Adam"
3. Değer Kavaz ile Özgür E. Arık'ın "Rifat" filmi.


25 adayın katıldığı "Belgesel Film Proje Yarışması"nda:

1. İsmet Arasan "Adakale Kayıp Yurdun Ağrısı"
2. Satiye Fenerci "Safranbolu Altın Tacı Safran"
2. Elif Durak "Sarıdır Safran Gibi"
3. Esra Uğur "Bu Şehrin Kalbi Avutan Sesleri Vardı"
3. Yavuz Sezer'in "Güneşin Rengi, Toprağın Sesi" filmi.



UÇAN SÜPÜRGE KADIN FİLMLERİ FESTİVALİ

Uçan Süpürge Kadın Filmleri Festivali kapsamında açılan "Kısa Film Öykü Yarışması" için başvurular başladı. Yarışmanın bu yılki teması "namus", türü "komedi" olarak belirlendi.

Katılan tüm öykülerin kitaplaştırılacağı yarışmaya, daha önce filme çekilmemiş kısa film ve belgesel senaryoları katılabilecek. Kısa filmin uzunluğunun en çok 15, belgeselin ise 30 dakika olması istenirken, yarışmaya en fazla üç senaryo ile katılabilme şartı getirildi. Senaryoların üzerine yazarın kimliğinin yazılmaması, kimlik yerine rumuz kullanılması gerekiyor.

Yazarlar, senaryolarını ve bir fotoğraf, adres, (varsa e-mail adresi), telefon, faks numarası, yarım sayfayı geçmeyen özgeçmişlerini koydukları kapalı zarfla "Uçan Süpürge 5. Kadın Filmleri Festivali-Büyükelçi Sokak No:20/4 Kavaklıdere/Ankara" adresine 24 Aralık 2001 tarihine kadar başvuruda bulunabilecekler.

Festival 2-9 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilecek.



YENİ BİR SİNEMA DERGİSİ: ALTYAZI

Uzun zamandır hazırlığı sürdürülen "Altyazı" adlı sinema dergisi Ekim'den itibaren bayilerdeki yerini aldı. Aylık olarak sinemaseverlere ulaşacak derginin piyasadaki benzerlerinden farklı olarak Türk Sineması'na ve özellikle kısa film alanlarına gösterdiği ilgi dikkat çekici. Kısafilmciler ve amatörler bu sayede filmlerini daha geniş kitlelere duyurabilme fırsatına sahip olabilecekler.

İletişim için kisametraj@altyazi.net adresini kullanabilirsiniz.
Derginin internet adresi: http://www.altyazi.net (Sayfadan derginin tanıtım sayısı hakkında bilgi alabilirsiniz.)
 

Geri Anasayfa



ANASAYFA | KÜNYE | EDEBİYAT | SİNEMA | MÜZİK | KİTAP | ARŞİV