Yıl:3 Dönem:2 Sayı:9/21

       

     
  13. EFES BLUES FESTİVALİ

Ülkemizi blues müziği ile tanıştıran ve bunu da bir konserler dizisi haline getiren "Efes Blues Festival"in 13.'sü ilk konserini Ankara'da verdi. Festival 11-12 Ekim'de Ankara Hilton'da blues'un dünyaca ünlü starları Lil'Ed & The Blues Imperials, C.J. Chenier ve Louisiana Red'in verdiği konserle başladı. Etkinlik 11 Ekim - 12 Kasım tarihleri arasında Türkiye ve Rusya'da toplam 14 ilde konser verecek. Pozitif tarafından gerçekleştirilen Efes Blues Festivali Organizasyonu konserler maratonuna ülke içinde sırasıyla; Trabzon, Samsun, İstanbul, Bursa, Eskişehir, Konya, Adana, Antalya, ve İzmir'de devam edecek. Yurtdışında ise Kıbrıs, Moskova, Rostov ve St. Petersburg'da blues tutkunlarına seslenecek.

Efes Blues Festival, bu yıl, "en enerjik müziğe ve en eğlenceli sahne performansına sahip blues üstadı" olarak tanımlanan Lil'Ed & Blues Imperials, yaşayan en iyi zydeco şarkıcısı ve akordeon ustası olarak nitelendirilen C.J. Chenier ve spontane müzik yapan ve gitarı ve şarkıları ile müziği yaşayan Louisiana Red'i konuk edecek. 1990 yılında Clarence Gatemouth Brown'ın başı çektiği bir festival ile İstanbul'da başlayan Efes Blues Festival, Türkiye ve Rusya turnesine dönüştü. Geçtiğimiz 13 yıldır Lucky Peterson, Joe Louis Walker, Son Seals ve Bobby Rush gibi birçok yıldızı ağırlayan Festival, 3 Amerikalı grubun sahne aldığı dört saatlik bir blues maratonu olarak izleyicileri canlı performanslar eşliğinde blues müziği ile buluşturmayı sürdürüyor. Efes Blues Festival'de konser veren müzisyenleri biraz tanıyalım:

LOUISIANA RED: Sadece blues müziği yapmayan, gitarı ve şarkılarıyla aynı zamanda müziği yaşayan bir insan olarak tarif ediliyor Louisiana Red. Muddy Waters ve Lightnin Hopkins gibi müzisyenlerden etkilendiğini ifade eden Red, kendi sesini, kendi tarzını ve kendini ifade etme biçimini uzun zaman önce keşfetmiş bir insan. Performanslarında, şarkıları sadece kendini ifade etmek için bir platform olarak kullandığını söylüyor. Tarzı, kökenleri ilk Delta Blues müzisyenlerinden gelen ve kaybolmaya yüz tutmuş bir gelenek olan spontane müzik yapmaya dayanıyor. 50 yıllık müzik kariyerinde, akla gelebilecek tüm büyük blues müzisyenleri ile beraber çalışan Louisiana Red'in B.B. King ve Muddy Waters ile gerçekleştirdiği doğaçlama performansları, en hatırda kalanları. Başarıları ise ona 1983'te En İyi Geleneksel Sanatçı dalında W.C. Handy Ödülü kazandırdı. 26 yıl sonra, 1997'de Almanya'dan Amerika'yı tekrar turlamak üzere geri dönen Louisiana Red, büyük bir ilgi ile karşılandı. Şimdi sıra Türk dinleyicilerinde... Ankara'daki konser, Türk izleyicilerin Red'i oldukça beğendiğini gözler önüne seriyor. Ankara'daki konserde planlanmamış bir şekilde izleyiciler Lil' Ed'i karşılarında görünce oldukça şaşırdılar. Louisiana Red'e eşlik eden Lil' Ed ve The Blues Imperials, sanki yılladır birlikte çalan bir grup gibiydiler ve ortaya çok başarılı bir konsept çıktı. Red'in konser performansı oldukça başarılıydı. Lil' Ed de davulda harikaydı. 

C.J. CHENIER: 1987 yılına kadar uzanan solo kariyeri ve bu tarihten evvel çıkardığı beş albüm ile C.J. Chenier, kendi müzik türünün en iyi şarkıcısı, müzisyeni ve canlı performans ustası olarak kabul ediliyor. The Boston Globe gazetesine göre "C.J. Chenier'in akordeonu çalması James Brown kadar enerjik." Living Blues dergisi; C.J. Chenier'i "yaşayan en iyi zydeco şarkıcısı ve akordeon ustası" olarak tanımlıyor. Billboard ise ona "zydeco tahtının tek varisi" adını takmış. Chicago Reader'a göre "C.J. Chenier; R&B, soul ve funk gibi çağdaş müzik akımlarını harmanlayarak zydeco'nun geleceğini belirleyen kişi." C.J.'in müziği, zydeco üstadı babası Clifton Chenier'ın geleneklerine her zaman yakın kalsa da hiçbir zaman müziğini yeni boyutlara taşımaktan çekinmediği yaptığı kayıtlarda açıkça ortada. C.J. "Kendimi sınırlamayacağım" diyor ve neden böyle dediğini şöyle açıklıyor: "Louisiana'dan bir hayli uzaktayım, Texas'ta doğup büyüdüm, babamın yaptığı müziği küçükken farketmiş olsam da kendi etkileşimlerimi hiçbir zaman göz ardı etmedim." Saksofon çalmayı erkenden öğrenen C.J., gençlik yıllarında müzik gruplarıyla çalışmaya başlamış ve müzik eğitimi aldığı yıllarda bir caz ve funk müzisyeni olmanın hayallerini kurmuş. Ankara konserinde kendisi adeta coşarcasına akordeon çaldı ve salonu da hareketlendirmesini bildi. Vurmalıların da yüksek ritmiyle harekete geçen izleyici kitlesi, ince yapısıyla grup içerisinde dikkat çekmeyen gitaristin elektro gitarın duygu yüklü sololarıyla kendinden geçti.

LIL' ED & THE BLUES IMPERIALS: İnanılmaz hızdaki slide gitar sololarıyla tanınan, blues'un en derin noktalarında seyahat eden, müziği ve kısacık boyu ile Lil' Ed ve onunla birlikte yollarda yoğrulmuş grubu The Blues Imperials sahne alıyor. The Boston Globe gazetesi onları "dünyanın en eğlenceli sahne performansına sahip grup" ilan etti. Guitar Player dergisi "Arkasında bulunan enerjik grubu ile Lil' Ed, rock, caz ve fusion müziğinden tamamen bağımsız boogie blues yapan nadir insanlardan" diyor. Philadelphia Daily News gazetesi ise Lil' Ed'i "En enerjik müziğe ve en eğlenceli sahne performansına sahip blues üstadı" olarak tanımlıyor. Araba yıkamacılığı ile çalışma hayatına başlayan Lil' Ed, günümüzde dünya çapında binlerce müzikseveri etkileyen bir blues efsanesi. Kuşkusuz Ankaralı izleyicileri en çok sevindiren kişi Osmanlı fesini andıran şapkasıyla Lil' Ed'di. Onun sahneyi çıkışıyla birlikte izleyiciler adeta ortamdan buharlaştılar ve uçtular. Yerinde duramayan ve izleyicileri de arkasına alan Lil' Ed, izleyicilerle birlikte boggi boggi yaptı ve Hilton'da yer yerinden oynadı. Enerjik müzikleri, Lil' Ed'in uçarcasına zıplamaları, izleyenler arasında yaptığı ördek yürüyüşü ve sahnede dizlerinin üzerinde kayması ifade edilemeyecek anların yaşanmasına neden oldu.

Blues'lu geceler, Ankara'dan sonra sırasıyla Trabzon, Samsun, İstanbul, Bursa, Eskişehir, Konya, Adana, Antalya, ve İzmir'de devam edecek. Yurtdışında ise Kıbrıs, Moskova, Rostov ve St.Petersburg'da blues tutkunlarına seslenecek.
 

Geri Anasayfa



ANASAYFA | KÜNYE | EDEBİYAT | SİNEMA | MÜZİK | KİTAP | ARŞİV