Yıl:3 Dönem:2 Sayı:8/20

       

     
  KİTAP HAFIZASI:

HAKİKATA GİDEN YOL

NURETTİN TOPÇU



Yollar çoğaldı ve gözler karardı. Acaba sonu gelmeyecek bir gecenin kucağına mı düştük? Hüsran perdesi sımsıkı etrafımızı sarıyor.

Kuvvet şeririn, hak kavinin, hüküm gaddarın elinde. Yeni doğan çocuk bile merhametten habersiz. Sabi ecdadına, bir nesil kendi kurtarıcısına saldırıyor. Kardeşlik düşmanlığa değiştirildi.

Hakk'ın düşmanları, kurtuluş arayan kardeşlerini kahretmek istiyorlar. Din ile kin, vecd ile zevk hiçbir zaman bu kubbenin altında böylesine boğuşmamışlardı. Hepimiz hakkın yetimi olarak yaşamaya mahkum gibiyiz. Güneşi arıyoruz. Bizi hakikate götürecek yol hangisidir?

Bu yol, yaşayış ufkumuzu saran pek karmaşık yollardan biri midir acaba?

Önümüzde hilenin, hünerin, siyasetin yolları var. ihtirasın, servetin, şöhretin, şiddetin yolları var. Zulmün, taassubun, kahrın, fitnenin yolları var. Dünyamızı çepeçevre saran bu yolların yolcusu yüzlerce kafile etrafımızda 3 dolaşmakta iken bize ilham verecek aydınlık kalbimizdedir. Şaşkın fanilere gıpta etmekten sakınalım.

Gafil düşmanların kin ile doldurduğu bu kalbi ibadet ile, aşk ile, sabır ile durmadan yıkamak zorundayız. Yoksa bir yolun ortasında mahvolacak gibiyiz. Yolumuz, zalim kardeşlerimize merhamet yoludur. Gaflet içerisinde kendini helak eden zalim neden insan düşmanı olsun? Ona sevmesini, onu severek öğretelim.

Hocasına kin ile saldıran delikanlıdan daha çok merhamete muhtaç olan kimdir? Güneşi lanetleyen bir putperest duydunuz mu hiç? Varsa eğer güneşin mucizesi onu aydınlatmak olacaktır. Şayet güneş yakarsa o cehennemin ateşi olur. Ancak ısıtan, aydınlatan güneş gerçek güneştir. Zulmün üniversitesi olur mu? Mezarcıya doktor denildiği nerede görülmüştür? Dostlarım, zalimi ve mezarcıyı da affetmezseniz siz güneşi göremeyeceksiniz.

Hakikat güneşine götüren yol, dosdoğru, dümdüz bir yoldur. Lakin insanlar içinde bu yolun yolcusu azdır da karmakarışık, dolambaçlı yolların yolcusu çoktur.

Ve bu yolların üstünde yüzlerce kafile birbirleriyle yarışmaktan hiç usanmayacaklardır. Halbuki düz yol, aydınlık yol, saadetin ve gerçek zaferin yoludur.

Kalbe çevrilen gözlerin ilk bakışta buldukları yoldur. Bu yolda yürüyüş kumandası veren kalp ile yolun sonunda murada eren kalp aynı kalptir. Baştaki emirle sonraki muradı birleştiren ve aynı kalbe bağlayan bu yol gerçek saadetin yoludur.

Lezzetle devletin uzağından geçen bu yol, dost ile düşmanı dostun kalbinde birleştiricidir. Zulmü zalimin kalbinde eriticidir. Gerçek ve ebedi saadeti arayanlar, hesabın hileleri ve zekanın tuzaklarıyla eğrilmeyen, bilakis kalbin dosdoğru uzanan aydınlığında hakikat güneşine götüren yolu tutsunlar.

Kulların duasını Hakk'a ulaştırmak istersek Hakk'ın muradını kullarına tanıtalım. Hakikat güneşi karşımızda parlamakta iken gözlerimizi kapatmayacak kadar kuvvetli ve cesur olalım.
 

Geri Anasayfa



ANASAYFA | KÜNYE | EDEBİYAT | SİNEMA | MÜZİK | KİTAP | ARŞİV