Sen ve ben kalacağız yalnız rüyalı akşamlardan geriye. Sen ve ben ey aynalarda unuttuğum hayâlim!.. Ürpermiş semânın ve uyuyan suların mistik bestesi eşliğinde... Puslu camlarda buluşan gözlerimizle ahdimizi yazacağız yeniden gecenin soğuk sathına... Gümüş gökler, solgun toprak, ağlayan rüzgâr, bir de düşünen göller şahidimiz olacak. Sessiz fısıldayacaklar şiirimizi... Bestelenmiş anların hendesî güzelliğinde...

DÜŞLERİMİN IŞILTISI

Şerife Şeyda ÜNAL


Tılsımlı bir rüya yaşıyor hâlâ yüreğimin derinliklerinde. Kafdağı gibi ışıl ışıl... Gökyüzü kadar berrak... Başım göğe erecek elbet bir gün. Bir sabah rüzgârında dağılacak ruhumu boğan kanlı elemlerim. Özbenliğimin aynasında şavkıyacak düşlerimin ışıltısı. Pencereme dökülecek bir fecir şöleninde nazlı gün. Gözlerimde ilâhi gecenin buğusu, saçlarımda sabâ rüzgârının serinliği... Aynaların tenhalaştığı bir gece yarısı... Gökler masmavi bir sükûn içinde... Sen ve ben kalacağız yalnız rüyalı akşamlardan geriye. Sen ve ben ey aynalarda unuttuğum hayâlim!.. Ürpermiş semânın ve uyuyan suların mistik bestesi eşliğinde... Puslu camlarda buluşan gözlerimizle ahdimizi yazacağız yeniden gecenin soğuk sathına... Gümüş gökler, solgun toprak, ağlayan rüzgâr, bir de düşünen göller şahidimiz olacak. Sessiz fısıldayacaklar şiirimizi... Bestelenmiş anların hendesî güzelliğinde...

Saracak benliğimizi bir uyanış bestesi... Ve gizli duyuşların âhenkli tınısı... Gagalarında sihirli şarkılarla kuşlar gelecek ufuklar ötesinden. Müjdeci kuşlar... Bin tomurcuk açacak sînemizde. Her nefeste... Her seste... Avuçlarımızda kutlu davetin ürpertisi... Günah şehrinin ufkunda uzun uzun ağlayıp umut yüklü gözyaşlarımızla ıslatacağız gecenin gizemli örtüsünü... Hüzün akşamından kalan son saatimizde...

Ebedî aşkın nağmesiyle titrerken ruhumuz, yelken açacağız ufuklar ötesine... Günah yüklü sahilden bir akşam... Sedef rüyaların koynunda... Arzuların susuzluğunu gidermek için mukaddes rüyalar ülkesinde...


Ana Sayfa l Editör'den l Künye l Kültür-Sanat l Netleşi l Adres Çubuğu l Oyun l Arşiv l E-Mail