Ölümün başka bir yüzüyle tanışmıştım bugün. Ziyaretine geldiğim dostum, sessizliğin diliyle neler anlatmıştı: Ana rahminde bekleyen bebek, nasıl o dar mekandan bilmediği, tanımadığı dünyaya doğduysa, şu an kabirlerinde bekleyen hakikat yolcuları da, o bilmediği, tanımadığı ahiret alemine doğacak. Kalp ve akıl, basiret fişine takılınca bu gerçeği görebiliyor; sanki bu izleyişte, bir çeşit kabir aleminin ultrasonu oluyordu.

BİR DOST ZİYARETİ

Nuray Rumeysa BÜYÜK


Ziyaretine gitmek bir türlü nasip olmuyordu; evet bazen engeller çıkıyordu ama ben de bu ziyarete pek hazır değildim. Yine rüyamda Serap' ı görmüştüm: "Ablacığım seni çok özledim." diyerek boynuma sarılmıştı. Artık ziyaret isteğim, bir vefa borcuna dönüşmüştü.

Yeni mahallesini biliyordum, fakat adresini tam olarak bilemiyordum; annesiyle gitmeye karar verdim; sokağın köşe başında on dakika sonra buluşmak üzere telefonda anlaştık.

O köşe başının benim için çok özel hatıraları vardır. Serap'la yürüyüş yaptığımız zaman orada buluşurduk, hem de bir dakika aksatmadan. Bir seferinde "Abla üç tane çocuğun var, yine de tam saatinde buradasın, bravo!" demişti. Yürüyüş sonrası o doyulmaz sohbeti, ayak üzeri o köşe başında tamamlamaya çalışırdık. Onu yeni evine taşınırken, uğurlamaya da yine o köşe başında yetişebilmiştim; evinde değil oracıkta vedalaşmıştım...

Şimdi aynı yerde yine bir bekleyen var, ama o değil annesi. Sevinç ve özlem dolu gözlerle bana bakıyordu; sesinde, dudaklarında ve ellerindeki titreme yüreğine gömdüğü nice duyguların habercisiydi. Birşeyler konuşmaya gayret etmemize rağmen başaramadık; heyecanımız kelimeleri ve ifadeleri yutuyordu; çorak toprağın suyu yuttuğu gibi.

Kısa bir yolculuktan sonra sessizlik, temizlik ve asayişin hakim olduğu mahalleye gelmiştik. İnsanı gerçek değerlerle yüzyüze getiren bu mahalle, ilçemizin mezarlığıydı. Ziyaretine geldiğim dost ise, 17 Ağustos depreminden sonra, buradaki mütevazı evine taşınmıştı.Genç yaşına rağmen, bizden önce dünya seyahatini tamamlayıp, şehadet kanatlarıyla hakiki aleme seyrüsefer etmişti.

Demir parmaklıklarla çevrili bir bahçe içerisinde numara ve isim yazılı taştan bir kapı... Burası yeni bir ev, yeni bir adres değilse, peki nedir?

Sıcak bir sonbahar günüydü; toprak yaş, her yer yaprak gazelleriyle dolu, bulutların arasından çıkan güneş yüzümüzü teselli edercesine okşuyordu. Sonbahar hüzün mevsimi, mezarlık hüzün adresi; ama bu hüzün atmosferinde yaşanan huzur...

Okumayı bitirince, etrafımı seyretmeye koyuldum; annesi mezarın topraklarını seviyor, üzerine düşen yaprakları ve dalları tek tek temizliyordu. O, bir anneydi; kızıyla konuşuyor, dua ediyor, hasret gideriyordu... Ben bir insandım; yaşadığım onca acı hatıralar bu tablo karşısında bir daha depreşiyordu.

İnsanoğlu topraktan yaratıldığı için olsa gerek, herşeyi taşıyabiliyor; acılar, dertler, hastalıklar ve daha nicelerini sabır ve unutma kanalıyla maziye akıtırken, umutlarla geleceğe 'merhaba' diyebiliyor. Bu asırlardır dünyanın değişmeyen kanunu.

Mahallenin sakinlerinden hiç ses yoktu; ne bir şikayet ne de bir memnuniyet. Ama bir şey vardı ki anlatılması zor olan, duyulamayan, görülemeyen; yalnızca his ve sezi tercümanlarının anlatabileceği bir şey: Evet onlar yaşıyorlardı, o topraklar sanki nefes alıyordu, bekliyorlardı doğacakları günü, topraktaki tohum gibi, çekirdek gibi...

Ölümün başka bir yüzüyle tanışmıştım bugün. Ziyaretine geldiğim dostum, sessizliğin diliyle neler anlatmıştı: Ana rahminde bekleyen bebek, nasıl o dar mekandan bilmediği, tanımadığı dünyaya doğduysa, şu an kabirlerinde bekleyen hakikat yolcuları da, o bilmediği, tanımadığı ahiret alemine doğacak. Kalp ve akıl, basiret fişine takılınca bu gerçeği görebiliyor; sanki bu izleyişte, bir çeşit kabir aleminin ultrasonu oluyordu.

Vakit dolmuştu, artık dönmeliydik; zor olacaktı bu iklimden sonra, gündelik hayatın iklimine uyum sağlamak; fakat bu da dünyanın bir kanunuydu: hayat devam ediyordu. Bu türküyü çok defa söylemedik mi? Hayat devam ediyor!..

Teşekkür ederim Serapcığım, beni bugün misafir ettiğin ve bana yaptığın ikramlar için. Şimdilik sana veda ediyorum, çünkü senin mahallene taşınmadan önce yapmam gereken çok hazırlık var.


Ana Sayfa l Editör'den l Künye l Kültür-Sanat l Netleşi l Adres Çubuğu l Oyun l Arşiv l E-Mail